Çırê Musyon

11 Şubat 2024 Pazar

Haziran 2000 tarihli görüsme notu

 

SERXWEBÛN dergisinin
Haziran-2000 tarihli 222. sayısında, Abdullah'ın Şeyh Said konusunda ne düşündüğü, “PKK Genel Başkanı Abdullah Öcalan yoldaşın değerlendirmesi” başlığı altında yayımlanmıştı.

İsyanlar tarihi iyi bilinmeli ve doğru algılanmalıdır. Geçmişte yaşanan isyanlar ilkel milliyetçiliğe dayalıdır. Bazıları benim için ‘Kemalizme kayıyor’ diyebilirler. Kemalizm düşmanlığı Kürtlerin lehine değildir. İlk Kürt isyanları Batı’ya dayanıyordu. Söylemek istediğim şuydu: O dönemde hem Kürtler üzerinde hem de Türkler üzerinde emperyalizmin oyunu vardı. O zamanki isyanlara önderlik edenler bunu göremediler. Önderliklerin gerici yanlarını görmek gerekir. Bu oyun hâlâ devam ediyor.

İsyan Kürt egemenlerinin yaklaşımıdır. Barzani ve Talabani’ye dikkat edilmeli. Kürt halkını da Kemalizmi de bu hale getiren isyanlardır. 1919-24 sürecini anlatan Doğu Perinçek’in kitabı okunmalı. Mustafa Kemal 1919’da Kürtlere bütün özgürlükleri tanıyacaktı. ‘Oyuna gelmeyin’ dedi. ‘Kürdistan Devleti kurma oyununa, Ermeni Devleti kurma oyununa gelmeyin’ dedi. Cumhuriyetle birlikte Kürtlerin bütün özgürlükleri tanınacaktı. Doğrudur, Atatürk stratejik açıdan yaklaştı. Bu 1924’e kadar sürdü."

" ŞEYH SAİD KÜRTLERİ ATEŞE ATTI"

"Şeyh Said isyanı taviz koparma amacıyla Kürtleri ateşe atmıştır. Bu isyan Kürtler için büyük felaket oldu. Barzani ve Talabani böyle ortaya çıktı. Kürt, namusuyla oynandı, ateşe atıldı. Bush ve İngiltere öyle yaptı, ‘Kürtlere devlet vereceğim’ dedi. Bunların hepsi hikâyeydi. Sonuçta içinden çıkılmaz bir Kürt ve Kürdistan doğdu. Sonuç trajedidir. Bu tarihi açmak gerekiyor.

1925 isyanı ve bastırma, iki taraflı şiddet, Cumhuriyeti ve Kemalizmi olumsuz etkiledi ve demokrasi kaybetti. 1924’e kadar Mustafa Kemal’in çizgisi önemlidir. Kürt isyanları devreye girince cumhuriyet tökezledi. Mustafa Kemal bilinçliydi; bu işbirlikçileri tanıdı.

Cumhuriyet ideolojisine aykırı değil. Türkiye’ye en iyi yardım 1925 Musul-Kerkük oyununu bozmaktır. Türkiye’ye demokratik hizmet etmektir.

1925’te isyan çıkarıp sahipsiz bırakanlar şimdi de işbaşındadırlar. PKK de HADEP de bunlara karşı uyanık olmalıdır."

30 Ocak 2024 Salı

Türklük ve Etnik köken

Basit bir DNA kiti coğrafi olarak atalarınızın nereli olduğunu ortaya koyuyor. 
Türkler Anadolu’nun yerlisi değil. Anadolu’da ilk Türk varlığı 11. yüzyıldan sonra, askeri-elit sınıfın işgaliyle gerçekleşti. 
Bugün Türkçe konuşan insanlar eğer etnik olarak Türk’se, DNA verileri kaçınılmaz olarak Orta Asya kökenini ortaya koymak zorunda. 
Eğer Orta Asya DNA eşleşiminiz yoksa veya çok minimal seviyedeyse etnik Türk değilsiniz. Bu çok açık ve yalın bilimsel gerçeği reddetmek gülünç. Anadolu yerli halkı (kadim Anadolulu, Rum, Ermeni, Süryani, Greko-Romen, Kürt, Arap vs) kökenli olmak niye bir tabu? Bu kötü bir şey mi? Neyseniz osunuz. Reddetmek bunu değiştirmez ki! 
Ayrıca önemli olan kültürel kimlikse yine kendinizi Türk olarak hissedebilirsiniz. 
Buna engel bir şey yok. Sadece Türk üstünlükçü, ırkçı, "Adriyatik’ten Çin Seddine" Türk Dünyası gibi şovenist bir nasyonalizm mümkün değil. Türki halklarla etnik bağınız yok. 
Ama Yunanlar, Ermenile, Süryaniler ve Kürtlerle etnik bağınız (kişiden kişiye farklı oranlarda) dominant. Anadolu yerlisisiniz. Orta Asyalı değilsiniz. Gerçek bu.