Çırê Musyon

9 Mart 2021 Salı

Mirili GOREXAN'in öyküsü

 - Kürdler, tarih boyunca tek dostlarının dağlar olduğunu, çok iyi biliyorlar.

- Geçmişte bazen sınırlı destek almışlarsa da hep yarı yolda bırakılmışlardır ve arkadan hançerlendikleri için kimseye fazla güvenmezler.
- Tarihimize baktığımızda, güvenmemek ve inanmamak için bolca nedenimiz olduğunu görürüz.

- Gorexan aç, susuz ve yardımsız kaldı ama utanç duyacağı hiç bir şey yapmadı.
- İnsanı insan yapan erdemlerden biri de budur. Bugün çocukları ve torunlarına örnek kalan mirasta budur.
- Gorexan'ı ve çocuklarını evine alıp yardım etmenin bedeli türk devletince o dönemde köy yakmadır, ölümdür, zulümdür, sürgündür, zindandır.
- Gorexan beş çocuğunu korumak amacıyla kışın ortasında Guewdere mıntıkasında Pakuni, Soran, Miyalan, Tanzut ve çevredeki diğer yerleşim birimlerini gizliden dolaşır ve buralarda halka sığınmak ister.
- Kardeşin kardeşe, babanın evlada sahip çıkamadığı, her yanı ateş ve barutun sardığı o ortamda Gorexan beş çocuğuyla hiçbir köy tarafından maalesef kabul edilmez.
- Çünkü !  başta Gorexan'ın köyü olmak üzere her yörede türeyen işbirlikçi çeteler (milisê huqumat)  türk askerleriyle beraber halka kin ve nefret saçıyor, adeta kan kusturuyorlardı.
- Guewdere ahalisi Gorexan'a kışın o soğuğunda isteyipte sahip çıkamadağıiçin vicdan azabı çekiyordu. Türk ordusu ve milisê huqumatın zulmü, vicdan azabı ve insanlıktan daha ağır basıyordu. İşte kürdlerin o dönem içinde bulunduğu ortam buydu.

*****

- Gorexan çaresizce hala 10 yaşını doldurmayan büyük oğlu ve daha kundakta altı aylık olan bizlerin zazaca "gerguş" dediğimiz Elmas bebeği ve diğer üç çocuğuyla hiç kimsenin haberi olmadan akşam üstü Pakuni köyünden yönlerini 4,5 km uzaklıktaki Zuexpa'ya (Zoxpa), yani benim köyüme doğru çevirirler.
- Pakuni köyüyle Zoxpa köyü arasında yer alan Gema Qic (Serbun), Dueş , Lewê Querciyer, Gema Pil, Mazmerg ve en son Begler şeklinde Kırdki/zazaki orjinal isimlerle anılan güzergahlardan geçerler.
- Değerli okuyucular bu isimlerin türkçesi yok. Bu mıntıkaların isimleri zazaca olduğundan halk arasında da halen yazdığım gibi anılırlar.
- Begler mıntıkasında Gorexan ve çocukları o gece kar ve tipinin gazabına yakalanırlar.
- Köye tahminen bir kilometrelik bir mesafe kalınca Gorexan ve beş çocuğu çaresiz kalırlar. Çocukların hepsi küçük oldukları için yardıma muhtaçtırlar ve bu nedenle donma tehlikesi yaşarlar.
- Gorexan kucağındaki 6 aylık ve kundakta olan Elmas bebeği donmaması için özenle korumaya almış, 10 yaşındaki oğlu dışında 4, 6 ve 8 yaşındaki diğer üç çocuğu artık adım atamaz hale gelirler.
- Zoxpa köyüne tahminen bir km.lik bir mesafe kalmıştır.
- Gorexan çaresizce önünde iki seçenek olduğunu görür.  Ya Elmas bebekle beraber hepsi donarak öleceklerdir ya da Elmas bebekten vazgeçerek diğer çocuklarını kurtaracaktır. Amansız şartlar karşısında bu denli zorlu bir tercih yapmaya zorlanır.
- Bir anne için verilebilecek kararların en zoru  karar olsa gerek,
- Gorexan, analık içgüdüleri ve şefkatiyle savaş halindedir. Kendi hesabıyla işin içinden en az zararla nasıl sıyrılacağını düşünmektedir. Düşündüğü mal ziyanı değildir, evlatlarının yaşamıdır, telafisi imkansız acılara yol açacak evlat zaiyatıdır.
- Gorexan ikinci tercihi seçer, Zoxpa'ya bir an evvel yetişip felaketten az acıyla da olsa kurtulmak ister.

******

- Gorexan çaresizlik içinde yüreği dağlanırcasına kendisine eşinin yadigârı olan Elmas bebeği kundakta, çok sıkı ve özenle sarılmış bir şekilde o vahşi coğrafyanın karlarla kaplı ikliminin insafına bırakır.
- Gorexan yönünü tam da Çeme Murad'ın  karşı tarafında bulunan kutsal Ko-Spi'ye ve eteğindeki Şeyh Şerif'in babası Şeyh Mustafa'nın türbesine çevirir.
- Gorexan dua ederek; "Ey Şeyh Mustafa Efendi Kelaxsi ve Ko Spi! Şeyh Said'in dedesi Şeyh Ali Septi Palu'ya geldiğinde Osmanlı'nın beyleri onları kabul etmedi, sizler onları o kutsal coğrafyada misafir edip, korumadınızmı? Aynı himmeti bize de gösterin, duanız ve kutsal himayeniz benim ve çocuklarımın üzerine de olsun" diyerek acıyla yakarır.
- Gorexan aynı şekilde Şeyh Said Efendi'nin dedesinin türbesine yönünü çevirerek "Ya Şeyh Ali Pali" diye feryad ederek aynı dilekte bulunur. Ve en son.. başını göğe çevrir, her iki elini kaldırarak; "Ya Rabbim, beni ve çocuklarımı, türk ordusundan ve onların yerel işbirlikçi çetelerinin zulümünden kurtar." Adeta sitem edercesine; "Allahım görmüyormusun? Kendi toprağımızda dahi bize rahatlık yok" der.

******

- Gorexan, yükü az da olsa hafiflemiş bir şekilde, ayakta hala durabilen on yaşındaki çocuğunun diğer çocuklarına yardımıyla hep birlikte zar-zor Zoxpa köyüne ulaşmayı başarırlar.
-  Köyün hemen girişinde Ali Dayı (Eli Eyş)in evine dayanırlar.
- Ali Dayı, Gorexan'ı çocuklarıyla görünce içi daralır ve gözleri yaşarır. Bedeli ölüm de olsa Yib Mehun gibi yiğit bir insanın çocuklarına sahip çıkmak benim için bir namus borcudur, der ?
- Gorexan içerir girer girmez Ali Dayı'ya; Elmas bebeği yolda çaresizce karın üzerine bırakıp, ancak kendilerini kurtarabildiklerini anlatır.
- Ali Dayı hemen harekete geçer, yarım saat sonra yol güzergahının hemen üzerine, vahşi koşulların insafına bırakılan Elmas bebeğe ulaşır.
- Elmas bebeğin suratı kızarmış ve donma tehlikesi geçirmiş olmasına rağmen hala nefes alıp verdiğini Ali Dayı hisseder.
- Elmas bebek köye ulaştırılır ama ilerki günlerde nazik bedeninin verdiği tepkilerden zatürreye yakalandığı anlaşılır.
- Gorexan'ın çocuklarıyla yaşadığı çile zaten onulmazdır, yatacağı bir yatağı, saklanacağı bir evi yoktur.
-  Elmas bebeğe o günkü şartlarda ilaç tedavisi yada ve tıbbi müdahele mümkün degildir. Elmas bebek o gece soğuğuna maruz kaldığı vahşi iklimin gazabından kurtulmaz ve altı ay sonra ölür.

- Elmas, doğan her bebek gibi günahsızdır, bir melek kadar da masumdur.

*****

- Gorexan, Zoxpa köyünde uzun süre kalır. Eli Dayı gibi fedakar ve yürekli insanlar Yib Mehun'dan yadigâr kalan çocuklarına sahip çıkarlar.
- Bu olay memleketimde hala anlatılır, durulur. Eli Eyş'de saygıyla anılır.
- Yib Mehun'un en küçük oğlu Hıdır amca hala hayattadır.
- Çolig'de bir araya geldiğimizde bana ilk sözü hep şuydu; "Sen benim küçük xalomsun, dayım  sayılırsın.."
- Hıdır Amca devamla; "Ben Zoxpalıları her gördüğümde hem duygulanır hem de gururlanırım. Eg este mı eye Yib Mehunse, gueşt miz eye Zoxpayıcuno." (türkçesi; eğer benim kemiğim babam Yib Mehuna aitse, etim de Zoxpalılarındır)
- Ben de ona olan sevgi ve saygımdan dolayı espriyle derdim ki; "Ape Hıdır, biz emanetimize sonuna kadar bağlı olduğumuzu bilenlerdeniz. Sen bize, Yib Mehun'dan kalan bir yadigarsın."
- Hıdır Amca bu yaşananları anlatırken içerlenir, biraz da tarihin derinliklerine dalarak yaşadığı duyguları kendinden geçercesine usulca anlatırdı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder